26 Haziran 2013 Çarşamba

Üzme Güzel Canını Kartalım

"Üzme güzel canını Kartalım. 
Gökyüzünden sonra ne var bir sen bilirsin. Uyku gibi çöker karanlık. Uyku gibi kovalar. Bir sen bilirsin seheri. Ve şafak hep tetiktedir. Bir sen bilirsin.

Bir avuç pirinçle avunan biri varsa odur seni seven, çiçek parasına kıyıp dostlarına simit alan odur, gümüşbalıkları suları ışıkla boyadığında sen görürsün, seni sevenler görür.

Üzme güzel canını Kartalım. Melanetler birer birer n’eder sana? Onar onar gelsinler. Artarak gelsinler. Sen yine bize akgöğü anlatacaksın.

Çocukların sokağa atılmış, babaevin peşkeş çekilmiş… Ey şehri terk etmem diye tutturmuş kedilerin aşkar oyun arkadaşları, merhaba cigarası gibi akkara hüznünü sabah sabah tüttürenler, yatakta dönenip dururken, göğsünde sıkışıp kalan bu huzursuzluğun nereden aktığını bilenler ey, ey siyaha usulca yanaşan beyazı gören gözler, yağmurlu gün gelende aşkınız tazelensin. Gümbürdesin yine için için tutuşan, kan ve ateşle yıkansın ifrazatla örtülmek istenen taze güzellik. Ey güzel Beşiktaşlı başını dik tut. Sen, ters çevrilmiş portakal kasasındaki kurutulmuş balık ve defne ve zeytinyağını paylaşmanın güzelliğisin. Sen, iyileşip de beni barikat yoldaşlarım ayağa kaldırdı diyensin. Sen, bir kere görüp de seviverdiğin o en uzaktakinin yolunu bekleyensin. Ah paralı zamanımıza gelse de, ağabeylerimize hesap ödetmesek demenin sevincisin. Her güzel günde akla gelen ve her zor günde akla gelen ve hep akla gelen ve dahi akıldan çıkmayansın. Ey Beşiktaşlı başını dik tut.

Duvarına astığın o gazete kesiğinin, sararmış hüznünü unutma. O elini göğsüne götürmüş sarı saçlı yakışıklı çocuğu, o güzelim serseri zenciyi, o oya işler gibi çalım atan ecdadını, o ağabeyleri, babaları… Ama hüzün, dingin gövdende uğultuyla büyüyen sessizlik olsun. Ve herkes bilsin o sessizlikten sonra ne geldiğini.

Üzme güzel canını Kartalım, başını dik tut güzel Beşiktaşlı."

Faris Kuseyri

Seni kimlerin üzdüğünü, sana bunu kimin yaptığını unutma ve başını dik tut güzel Beşiktaşlı.

6 Haziran 2013 Perşembe

çArşı Tunus'ta da Affetmedi!










Padişaha Tunus'ta da rahat yok. Her yer Taksim, her yer direniş bir slogandan çok daha fazlası artık. Uzaklardan yüreğini, sesini, desteğini esirgemeyenlerle çok daha güçlü ve kalabalığız. Fotoğrafları bize ulaştıran sevgili Tunus Kartalı Nazan ablamıza da sonsuz teşekkürler.

Nazan ablamızın yeğeni, en küçük ve en güzel çapulcularımızdan Deniz Hayal'i de gözlerinden öperiz.

Ferman padişahınsa, sokaklar bizimdir!

Sen de Sarılacak Bir Ağaç Bul

Övünmekte çok haklıyız!

2 Haziran 2013 Pazar

Sporcuların Diliyle #DirenGeziParki




Deron Williams, Wesley Sneijder, Manuel Fernandes, Didier Drogba, Oğuzhan Özyakup, Ersan Adem Gülüm, Kartal Özmızrak, Andre Moritz, Tomas Ujfalusi, Mehmet Okur, Bostjan Nahcbar, Hidayet Türkoğlu, Felipe Melo, Yekta Kurtuluş, İzzet Türkyılmaz, Erol Can Çinko, Manuchar Markoishvili, Sasha Vucacic, Vladimir Stimac, Jamon Gordon, Erman Özgür, Kaspars Kambala, Sercan Yıldırım, Sinan Güler, Hasan Türk, Mertcan Demirer, Mehmet Yağmur, Kaan Dalay, Olcan Adın, Nihat Kahveci, Dany Nounkeu, Engin Atsür, Recep Niyaz.

Ülkede son birkaç gündür yaşanan ve görmezden gelinmeyecek kadar büyük bir direnişin başlamasına sebep olan Gezi Parkı mücadelesine hangi sporcular duyarsız kalmamış diye merak ettik. Twitter aracılığıyla sorduk. Sağ olsun birçok arkadaşımız denk geldikleri isimleri paylaştılar. Sosyal medya aracılığıyla 33 sporcu kendilerince desteklerini dile getirmişler. Kimisi yazmış, kimisi uzaklarda olduğu için içerlemiş, kimisi sokağa inmiş. 33 sporcunun bazısı bu topraklarda doğdu, bazısı bu topraklarda mesleğini sürdürüyor. Bir şekilde ucundan, kıyısından dokundular. Gözlerini, kulaklarını, ağızlarını kapatmadıkları için her birine ayrı ayrı teşekkür ederiz.

Yaşadığı, doğduğu topraklara uzak olan, korkuyu kendine felsefe edenlere de selam olsun. Onların yerine de varız!

Not: Listenin tamamı bundan ibarettir demiyoruz. Bizim gördüklerimiz, bulduklarımız bu isimler. Başka sporcular da varsa, paylaşabilirsiniz.