12 Mart 2011 Cumartesi

Şeref Bey Bizimdir


Bir süre önce Ertuğrul Günay yine “eureka !” diye haykirdi : “O vadinin içine stadyum sokulur mu? Adı üzerinde dolgu alanı.. Dolmabahçe orası... Dolgu... Eminönü Yeni Cami kazık üzerine oturtulmuştur, Dolmabahçe de öyledir. Siz bu tarafa on binlerce insanın tepineceği bir alan yaparsanız, zaman içinde Dolmabahçe denize doğru akmaya mahkumdur

Ee ülkenin başbakanı Kars’taki İnsanlık Anıtı’nı ucube diye nitelendirirse, O’nun Kültür Bakanı da taraftarları tepinen insanlar olarak betimler. İmam-cemaat ilişkisine dair somut bir örnek daha.

Yetmedi, Ertuğrul Günay bir tas su dökünüp devam etti:

"Belki bir şeylere inat, belki bir kasıt buraya stad yapılmış vakti zamanında. Ancak burası dolgu bir bölge. Swissotel yapıldığında Dolmabahçe Sarayı etkilendi. Ardından Gökkafes ortaya çıkarıldı. Bunlar uzun vadede saraya zarar veren yapılar. Swissotel ve Gökkafes’i belki buradan artık kaldıramayız ancak stadı büyütmeyin diyebiliriz. Burası zaten riskli bir bölge. Stadı büyütürseniz toprağın hafızasını bozarsınız. Kesin olan bir şey var ki sarayın, saat kulesinin olduğu bölgenin hava alması lazım. İTÜ’den de Dolmabahçe Sarayı’nın çöktüğüne dair bir rapor isteyeceğim. Anıtlar Yüksek Kurulu da bu konuyu daha ayrıntılı inceleyecek. Ben sonuç olarak tarihe karşı sorumluyum. Birilerinin rant üretmesine izin veremem. Kendime ‘Dolmabahçe Sarayı’nı denize iten bakan’ dedirtmem."

Tarihe karşı kendini bu denli sorumlu hisseden Sayın Günay, Allianoi için ne yaptıniz ? Kumla kapatıp, suya gömersek korumuş oluruz demekten başka ne yaptınız ?

Zaten konu hakkında bilgi sahibi değil, bir de ahkam kesiyor Kültür Bakanı, belki inat, belki kasıt diyerek. Swissotel ve Gökkafes’i artık buradan kaldıramayız diyen zihniyet, stada dil uzatabiliyor. Gücünüz mü yetmiyor Swissotel’e, Gökkafes’e ? Onlar bir tehlike yaratmıyor mu Dolmabahçe için? Her gün binlerce göç alan bir şehrin her gün artan trafiğine tanık olan Saray, önünden geçen her türlü vasıtanın trafiğinden hiç etkilenmiyor; ama uzağındaki statta haftada bir maç izleyen Beşiktaş taraftarının tezahurat raksından etkileniyor! Ulemanın buyruğu böyle. Beşiktaş taraftarı tepiniyor ve o vakit geçmişte onca depremin sallantısına dahi bir şekilde kafa tutmuş olan güzide saray tir tir titreyip denize kayıyor ! Bak sen şu ulu kArtal’ın işine !

Aslinda dertlerinin ne oldugu oylesine acik bir sekilde belli ki... Bizi buradan çıkarmak istiyorlar. Bunu yapmak için de türlü bahaneler sunacaklar ortaya. Bizler de sesimizi çıkarmazsak tarihin en sacma sebebi ile sekillendirilmesine şahit olacağız.

Lütfen aşağıdaki boşlukları doldurunuz:

Şeref Bey bizimdir, _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ !

1 yorum:

Baris dedi ki...

ok.. stad falan istemiyoruz.. Alen sahaya, Şeref Bey yıkılana kadar üçlü çektir kartala..