11 Nisan 2014 Cuma

Slaven Bilic'in Gözyaşlarıyız




Beşiktaş için ağlamışlığım çoktur benim. Valerenga'dan sonra da ağladım, Rosenborg maçında Fransız hakem çocuk gözyaşlarımı akıttı, 2009 şampiyonluğunda içeride Fb maçını kaybettiğimizde de ağladım. Nicesi daha...

Bu akşam Bilic'in şu görüntüsü ise dağladı benim içimi. Taraftarlar, birbirleri gibi üzülüp, sevinirler de kendilerine biraz benzeyen bir topçu, hoca gördü mü haliyle sahiplenirler fazlasıyla. Ama ben hakikaten Bilic gibisini görmedim. Maçın sonunda kulübeye yığılan adam, son dakikadaki o gol sonrasında olduğu yere yığılan milyonlarca Beşiktaşlı'yı canlandırdı resmen.

Hakemler hata yapar, taraftarlar taraflı bakar da bir de kabak gibi ortada olan gerçek oğlu gerçekler vardır. Burada şu dakikadan sonra hele ki şu ruh halimle pozisyon vs konuşacak değilim. Kimseyi ikna etmek gibi bir durumumuz da yok. Ortadaki koca gerçeği görmezden gelen art niyetlinin bayrak taşıyanıdır zira. O bayrak da bizim semalarmızdan eksik olmuyor ne yazık ki.

Ülkenin 111 yıllık kulübünün, en popüler şubesinin hocası "bizi öldüremezler" diye bir açıklama yapıyorsa, bir zahmet dikkate alın. Bir zahmet, bu adam neden böyle bir şey söyleme gereği duydu diye düşünün. Ama lütfen sizi kim öldürmek istiyor gibi aptalca bir soru sormayın. Zeka seviyenizi bu kadar belli etmeyin. Niyetinizin kötülüğünü bu kadar bariz ortaya dökmeyin.

Bilic hocam, senin gözyaşların bizimkilere karıştı bu gece. Bizi öldüremezler hocam, bizi öldüremeyecekler. Biz, birlikte çok daha güzeliz.

Hiç yorum yok: