13 Aralık 2008 Cumartesi

Tavan Arası


Fantastik filmlerde kapılardan,dolaplardan, eksantrik yerlerden geçilerek başka dünyalara ya da boyutlara ulaşılır. olsa da bizde geçsek keşke deriz.
sanırım çok kasıtlı olmasada bunu başardım. bayram sebebiyle sadece dede-anneane ikilisini ziyaret ettim. çıkmak üzereyken tavan arasına bir bakmak geldi aklıma.

evin bütün dekarasyonu yıllar içinde yavaş yavaş değişmiş, sokağa yeni insanlar taşınmış, arka sokak olarak tabir edilecek bir yerin bile olmadığı, 3 tarafı alışveriş merkezleri, gökdelenlerle, otellerle ve sitelerle çevirili bir yerde;
değişmeyen tek şey tavan arasıydı. aynı karanlığıyla, aynı cam ve çerçevesiyle ...
koca koca binalar sağolsun, ışık eskisine göre daha az sızabiliyordu pencereden içeri.
tavan arasına girdiğim andan itibaren 6. yaşıma geçiş yaptım. bir fotoğraf karesinden ya da hepbareberce anlatılan bir anıdan farklıydı tavan arasının yaşattıkları.
oyuncağımı bulmuş kadar sevinmedim ama kuzenimin oyuncaklarının da burada yer bulması sevindirdi beni.
çocukluğumda önceleri korktuğum daha sonra ayağımın alıştığı, içinde sadece benim değil anneminde çocukluğunu barındıran bir mekan.
aynı kokusuyla, aynı karanlığıyla.
misketlerimi ve bayram harçlıklarımı sakladığım, dedemi çalışırken izleyerek hayranlık duyduğum yer.
aynı sessizliğiyle.
ağır ağır indim merdivenlerden, çocukluğumu bırakarak orada.
işe otobüsle giderken bir ara trafik sıkıştı. çocuklar bayramlıklarını giymiş geziniyorlardı.
içlerinden bir tanesi bir evin ziline basıp kaçtı, arkasından da gülerek diğerleri.

Hiç yorum yok: