Yarın yolculuk var. Akşama İstanbul'dayım. Her İstanbul yolculuğu öncesi aynı heyecanı yaşıyorum. Yıllardır bunun hiç değişmemiş olması ayrı bir keyif veriyor. Sanırım uzakta olmanın tek güzelliği bu. Hangi maç için gidiyor olursam olayım, hiç farketmez. İddiamız olmadığı zamanlarda, sadece formalite maçı haline gelmiş durumlarda bile bu heyecanı yaşadım. Yola çıkacağım güne kadar geceler çok yavaş geçer hep, uyku sorunu yaşarım. Rüyalarımın çoğu oynanacak maça dairdir. Ve her daim garip skorlar ile biter.
100. yıldaki Gs maçı öncesinde sürekli benzer rüyalar gördüm. 86-84 kazanıyoruz, 92-65 kazanıyoruz. Sanki basketbol maçı. En fenası ise ben hiçbirinde stadda değilim. Bütün rüyalarımın ortak noktası maça dair kareler görmüyorum. Sadece skor...Ben hep dışardayım, içeri giremiyorum, herkes içerde, bir tek ben dışarda. Evet, biliyorum, sağlıksız bir ruh hali:)
Bu sene istediğim gibi gitmedi bir takım şeyler ve Kasım ayından bu yana gidemedim. Semti, stadı, semtte hissettiğim o tarifi zor duyguyu, yanımdan geçen çocukların Beşiktaşlı'ya has ifadelerini, Beşiktaş sayesinde hayatıma giren ve hiçbir zaman hayatımdan çıkmamalarını dilediğim dostlarımı; özetle Beşiktaş'ı ve her zerresinde Beşiktaş olan her şeyi çok özledim.
Üniversite yıllarında günübirlik kaçamaklar yapardım, feci yorgunlukla biten. Gece yolculuğu, gündüz semt, akşam maç, gece dönüş yolculuğu. Onun da tadı ayrı idi; ama şimdi 3 günlük iznin keyfi bambaşka. Bol Beşiktaş, bol sohbet, bol rakı.
Gurbetteki tüm Kartal yürekliler adına gidiyorum diyeyim, kızmayın bana:)
100. yıldaki Gs maçı öncesinde sürekli benzer rüyalar gördüm. 86-84 kazanıyoruz, 92-65 kazanıyoruz. Sanki basketbol maçı. En fenası ise ben hiçbirinde stadda değilim. Bütün rüyalarımın ortak noktası maça dair kareler görmüyorum. Sadece skor...Ben hep dışardayım, içeri giremiyorum, herkes içerde, bir tek ben dışarda. Evet, biliyorum, sağlıksız bir ruh hali:)
Bu sene istediğim gibi gitmedi bir takım şeyler ve Kasım ayından bu yana gidemedim. Semti, stadı, semtte hissettiğim o tarifi zor duyguyu, yanımdan geçen çocukların Beşiktaşlı'ya has ifadelerini, Beşiktaş sayesinde hayatıma giren ve hiçbir zaman hayatımdan çıkmamalarını dilediğim dostlarımı; özetle Beşiktaş'ı ve her zerresinde Beşiktaş olan her şeyi çok özledim.
Üniversite yıllarında günübirlik kaçamaklar yapardım, feci yorgunlukla biten. Gece yolculuğu, gündüz semt, akşam maç, gece dönüş yolculuğu. Onun da tadı ayrı idi; ama şimdi 3 günlük iznin keyfi bambaşka. Bol Beşiktaş, bol sohbet, bol rakı.
Gurbetteki tüm Kartal yürekliler adına gidiyorum diyeyim, kızmayın bana:)
6 yorum:
bir gün sonrada olsa bende geliyorum bol Beşiktaşlı sohbetlere :)
100. yildaki sampiyonlukta Ankara'dan toplam 14 maca gitmistim Istanbul ve deplasmanlara.
Cok ozledim anasini satayim. Bizim icin de tadini cikarin, Besiktas'ta meyhaneye gidip, mactan sonra da Taksim'de kokorec yiyin kardesim.
Büyük başkan geliyor :)
Hadi bakalım
gel gel gel gel ...
3 puanla döneceksin memleketine ...
2 hafta sonra tekrar aynı heyecanla gelmen dileğiyle ...
başkan mı bi kere tek başkan benim 8) sende hos geldin ege=)
ege başkanla rakı.. kör olmadık koalacım bilesin..
zırtpırt attığın mesajlara erol taş kahkahalarının eşlik ettiğini bilmem ege söyledi mi sana ahahaha
Yorum Gönder