26 Kasım 2009 Perşembe

Adamı hasta edersin Beşiktaş




Yedek takım çıkacak diye galibiyeti önceden karalamayı seçenler umrumda değil. Fark yiyecek diyenlerin düştükleri durum kendilerine yeter zaten. Ferrari Demirkol'a futboluyla yeterince selam yolladı, biz tekrarlayıp durmayalım. Bu maçtan sonra Demirören'in yeri garanti diye birşeyde yok. demirörenle ilgili görüşlerimiz değişmedi-değişmez.

Maçı-skoru-puan tablosunu hepsini salla. Nedir bu Beşiktaş'ın bize yaşattığı şey.
Trabzon'a karşı alınan galibiyet-Fener maçı-Manu maçı. Kesinlikle çok iyi ya da çok kötü top oynanarak kazanılan maçlar değil. Oynadığımız şeyin tanımını bilmiyorum. Yaşadığımız duyguların sağlığımıza zararlarını az çok kestirebiliyorum ama. Beşiktaş niye normal bir şekilde galip gelmezde bize böyle eziyet çektirir.

Nedir bu futbolcuların performansının açıklaması ?
Üzülmez'e ne demek lazım mesela ? Ya Rüştü'ye ?
Tello gol haricinde birşey yaptı mı ? Batuhan'ın sarı kartına şaşıran var mı ?
Ekrem nereye koşuyor ? Ferrari stoper ise Zan ne ? Ernst gibi bir adam kaç yüzyılda bir yeryüzüne gelir ?

Cl kuraları sonrası bir anket yapmıştım blogda. Son şık ''Beşiktaş bu sağı solu belli olmaz''dı. Ve en çok oyu o seçenek almıştı. Yanıltmadı bizi Beşiktaş. Evinde 2 maçta sıfır puan deplasmanda 3 maçta 4 puan aldı. Puan aldığı takım Cska değil Manu ve Wolfsburg.

Beşiktaş ezber bozar. Rekor bozar. Rakip takımların moralini bozar. Ahmak ahmak konuşanlara tokar gibi cevap verir. Herkes haddini bilsin. ''Sir'' bile olsalar ...

Hiç yorum yok: