11 Eylül 2008 Perşembe

Bağış Veremeyeceğim, Bağışlayın


Mevcut sistemde hangi alanda olursa olsun, işinizin iyi gitmesini istiyorsanız "bağış" adı altında talepler zinciri sizi bekliyor. Ona bağış, buna bağış...

Eğitim alanında ise bununla çok erken tanışıyorsunuz. Üstelik devlet okulu ibaresi adı altında. Devlet okulu olmasına rağmen, devletin çalışanları sizden belli bağışlar istiyor! Bu bağışlara katkıda bulunmadığınız takdirde olabilecek olumsuzluklardan, rahatsızlık duyabileceğiniz unsurlardan devlet çalışanları sorumlu değil. Üstelik gizli-saklı değil, gayet ayan beyan işliyor her şey.

İlkokulda okuduğum dönemlerde, üzerinde Thk (Türk Hava Kurumu) ibaresi olan zarflar dağıtılırdı sınıflara. Bu zarfların için bağış paraları koymamız istenirdi. O zamanlar anlam veremezdim. Bugün öğrendim ki hala o zarflardan var ve hala öğrencilerden Thk'ye bağış yapmaları isteniyor. Koskoca Thk işleyişini bu bağışlarla sürdürüyor demek ki, vay be!

Zarflardan haberdar olmamı sağlayan kişi yeğenim. Öğretmeninden gün sonunda öğreniyoruz. Bugün, zarflar sınıflarında dağıtıldıktan sonra " babam, bunu görürse yırtar atar" demiş.

Alkışlar 7 yaşındaki bizim oğlana.

Ege

Hiç yorum yok: